Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Suret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Betim, Kılık, Biçim, Çehre, Görünüş, Kopya, Nüsha, Resim, Tarz, Yol, Yüz
- Şişmanlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelişmek, Kökelmek, Semirmek, Toplanmak
- Hapşırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aksırmak
- Rençber kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çiftçi, Irgat, Gündelikçi, Eğner, Tarım İşçisi
- Hoca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahunt, Molla, Muallim, Öğretmen
- Çobanyıldızı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çulpan, Venüs
- Full kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tüm, Tam
- Öğretim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahsil, Talim, Tedrisat
- Edep Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkılmak, Utanmak
- Sağlığını Bozmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dokunmak
- Ham Madde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ham Mal
- İtlaf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öldürme, Yok Etme, Telef Etme
- Tanış Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanıştırmak
- Öfke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ateş, Gazap, Hiddet, Hırs, Hışım, Sinir, Kızgınlık
- Gezdirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolaştırmak
- Geçme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçiş, Transfer
- Daldalanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Barınmak
- Müsteşrik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğubilimci, Şarkşinas
- Erköyünleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şımarmak
- Sessiz Harf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ünsüz
- Polip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahtapot
- Lobi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dalan, Hol
- Vade kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mühlet, Süre, Mehil, Erim
- Tenzil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İndirme
- Büro kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölüm, Ofis, Şube, Yazıhane, Çalışma Odası
- Tren kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şimendifer, Katar
- Not Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaydetmek
- Bilecen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ukala
- Antipati kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevmezlik, Soğukluk, İticilik, Sevimsizlik
- Mevsimlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süremlik
- Hüda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanrı, Allah, Çalap
- Temenni Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilemek
- Özül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temel
- Orun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Makam, Mesnet, Mevki, Mansıp
- Küçük Abdest kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İdrar
- Azaltma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kısıntı
- Veçhe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Semt, Taraf, Yön
- Sungu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Armağan, Takdime
- Enstrüman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalgı, Araç
- Elde Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Çıkarmak, Sağlamak, Temin Etmek, Ulaşmak, Uydurmak
- Halk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahali, El, Kamu, Folk
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü