Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Uydurmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Becermek, Bulmak, Elde Etmek, Sağlamak
- Göze Girme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösteriş
- Kanunuesasi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anayasa
- Katılımcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delege
- Aşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Calak, Peyvent
- Mehil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vade, Mühlet
- Başlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çivi
- Geçenlerde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçende
- Pelerin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğindirik, Sırtlık, Harmani
- Haç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Put
- Gurup Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Batmak
- Konut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ev, Hane, İkametgâh, Menzil, Mesken, Yurt, Eğlek
- Uğramak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakınından Geçmek, Aniden Çıkmak, Düşmek, Sarkmak, Tutmak, Yaklaşmak
- Modernleşme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çağdaşlaşma, Çağcıllaşma
- Tahrik Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dürtmek, Kışkırtmak, Körüklemek
- Olgunlaşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekâmül
- Hafta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yedil
- Portmanto kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Askılık
- Mekruh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İğrenç
- El Gün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başkaları, Yabancılar
- Ariza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilekçe
- Pesimist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kötümser
- Samankapan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kehribar
- Jeoloji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yer Bilimi
- İltimas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arka Çıkma, Kayırma, Ayrıcalık Tanıma, Himayecilik, Kohumbazlık
- Ziyade kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daha Çok, Fazla, Artık
- Teçhizat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Donatım, Donanım
- Tuğla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kerpiç
- Süsler kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tezyinat
- Girenlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Serinlemek
- Tecennün Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıldırmak, Delirmek
- Sürüşken kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaygan
- Rosto kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilet
- Üzgü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cefa, Eziyet, Sıkıntı, Eza
- Tayyarlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hazırlamak
- İflas Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Batmak
- Semen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Semizlik
- İkametgâh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oturulan Yer, Konut
- Gidiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Davranış, Durum, Ezgi, Hal Hareket, Seyir, Tempo, Tutum
- Yaradan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Allah, Tanrı, Hakk
- Kudsiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kut, Kutsallık
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü