Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Yaknsak ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Anavatan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anayurt
- Öğürmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Böğürmek
- Rükû kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öne Doğru Eğilme, Namazda Elleri Dize Dayayıp Eğilme
- Cendere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pres, Basınç Makinesi; Dar Dere, Boğaz
- Mani kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Engel, Önleyici
- Ay Balta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teber
- Çöp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yararsız, Zibil, Zirzibil
- Saymanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muhasebe
- Kantitatif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Niceleyici
- Koymak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Atmak, Ayırmak, Bırakmak, Çekmek, Dokunmak, Eklemek, Etkilemek, Katmak, Salmak, Terk Etmek, Vazetmek, Vurmak, Yakınmak
- Heyecan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sinyali Alarm
- Ödevcil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vazifeşinas
- Halis Muhlis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öz
- Vasıtacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ara Bulucu
- Ciddi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağırbaşlı, Gerçek, Salmaklı, Tehlikeli, Endişe Veren, Ağır, Vahim, Kritik, Gülmeyen, Güvenilir, Sağlam, Önemli, Vahim, Vakur, Veznin
- Geçme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçiş, Transfer
- Değişmez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesin
- Oyalama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşgal
- Şefkatli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevecen, Müşfik
- İhracatçılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dış satımcılık
- Dönek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kahpe, Kancık, Kaypak
- Bakma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nezaret
- Gönder kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayrak Ağacı, Üvendire
- Kalaycı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sahtekâr
- Tazeleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Canlanmak, Gençleşmek
- Pres kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıştırıcı, Mengene, Baskı, Cendere
- Mülkiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyelik, El
- Belirlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saptamak, Tayin Etmek, Tanımlamak, Sınırlamak, Daraltmak, Muayyen Etmek, Tespit Etmek, Yakalamak
- Yavuzlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sertleşmek
- Nağme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ezgi, Melodi, Terane, Nota
- Ödev kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vazife, Borç, Zorunluluk, Vecibe, Mükellefiyet
- Camgöz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köpek Balığı, Tamahkâr
- Tifo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karasıtma, Yatalak, Karahumma
- Tansiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerilim
- Sakınma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyat, İmtina
- Konfeti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saçıntı
- Haz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ezgi, Lezzet, Zevk, Hoşlanma
- Hayallemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayal Etmek
- İlmi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilimsel
- Bedevi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göçebe
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü