Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
ato ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Uskur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pervane
- Sondaj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yoklama, Araştırma
- Paylamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acılamak, Azarlamak, Darılmak, Tanlamak
- İçyüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahiyet, Zamir, Künh
- Hasıl Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Türemek
- Mühtedi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dönme
- Küs kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dargın
- Ayakla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaya, Yayan
- Tanin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tınlama, Yankı, Çınlama
- Kulaklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kazan
- Terbiyesiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğitimsiz, Görgüsüz
- Kaynarca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaynak
- Tellak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Berber
- Sarsıntı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deprem, Titreme, Travma, Titreyiş
- Pantolon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şalvar
- Uray kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belediye
- Cali kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sahte, Yapma, Yapmacık, İçten Gelmeyen
- Delişmen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şımarık, Delidolu, Çılgın, Zıpır
- Merhum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rahmetli
- Düzlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tesviye Etmek
- Çekinmez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüzsüz
- Acemi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toy, Bilgisiz, Deneyimsiz, Yabancı, Amatör, Müptedi, Tor
- Telef kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozulma, Harap Olma, Yok Etme, Yitirme
- Aynek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözlük
- Mahcubiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Utangaçlık, Utanma, Sıkılganlık
- Serkeşlik Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başkaldırmak
- Yöre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Civar, Etraf, Mahal, Muhit, Ön, Taraf, Çevre, Dolay
- Merlanos kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mezgit Balığı
- Talihsizlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şanssızlık
- Hafriyat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kazı
- Uyum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahenk, Düzen, Geçim, İntibak, Mutabakat, Uygunluk
- Ümera kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Amirler, Buyurmanlar
- Kazıklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oymak
- Vefa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlılık, Sevgi Bağlılığı, Yetme, Yetişme, Kafi Gelme
- Cünüplük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cenabet
- Salimen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esenlikle, Sağ Selamet
- Giranbaha kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değerli
- Fukara kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derviş, Fakir, Kembağal, Yoksul, Zavallı
- Sözlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Namzet, Yavuklu
- Gayrimeskûn kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boş, Issız
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü