Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Beyanname kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bildiri, Bildirim, Bildirge
- Sesucaltan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hoparlör
- Sagan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doktor, Hekim, Tabip
- Rötar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gecikme
- Hayat Hikâyesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öz Geçmiş
- Günü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haset, Kuma
- Katışıksız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arı, Halis, Has, Saf, Som
- Yakışık Almamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerinde Olmamak, Uygun Düşmemek
- Hal Hareket kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gidiş
- Etkin Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşmak
- Zihin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlak, Bellek, An, Bilinç, Dimağ, Hatır, Kafa, Yâd
- Tekerlek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teker
- Hayalci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayalperest
- Teâlâ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüce
- Derpiş Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öngörmek
- Duyarlılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duygunluk, Duyarlık, Hassaslık, Hassasiyet
- Debboy kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Depo
- Cumhurbaşkanı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Reisicumhur
- Kuyu Anası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öcü, Umacı
- Fantastik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşlemsel, Düşsel, Hayal Ürünü, Hayali
- Sevi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşk
- Kaymak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnmek, Kurtulmak, Sürüşmek
- Hırsız Anahtarı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maymuncuk
- Şergil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haşarı, Yaramaz, Baş Belası
- Nüfuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etkinlik, Sinme, Fer, Kuvvet, (İçine) Geçme, Sözü Geçme, Erk, Güç
- Baki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölümsüz, Kalıcı, Kalımlı, Kalan, Sürekli, Daimi, Öteki
- Biraz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azıcık, Çok Değil, Bir Parça, Bir Balaca, Bir Kadar
- Çılgın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deli, Mecnun, Aşırı, Kuluduk, Olağanüstü, Zırdeli
- Erozyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşınma, Aşınım, İtikal
- Kirletmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Batırmak, Becermek, Lekelemek, Pislemek
- Müstakbel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelecekteki
- Pırasa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sebze Nevi
- Faça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çehre, Giysi, Surat, Yüz
- Ziyadar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ziyalı
- Tövbekâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tövbeli
- Tutmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağrımak, Alıkoymak, Avlamak, Bağlamak, Başlamak, Beğenmek, Benimsemek, Bürümek, Girişmek, İzlemek, Kalmak, Kaplamak, Kapmak, Kavramak, Kullanmak, Müdafaa Etmek, Saklamak, Sarmak, Saymak, Sunmak, Taraftar Olmak, Tutuklamak, Uğramak, Ulaşmak, Varmak, Yakalamak, Yapışmak, Yapmak, Yenmek, Yönelmek, Zapt Etmek
- Mucrim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suçlu
- Samanyolu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kehkeşan
- Eklemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlave Etmek, Tamamlamak, Çoğaltmak, Artırmak, Beslemek, Koşmak, Koymak, Ulamak
- Kariyer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meslek; Uzmanlık Alanı
- Kokuşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kokmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü