Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Bezeklemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süslemek
- İşret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçki
- Grup kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Camia, Deste, Hizip, Kol, Küme, Öbek, Saf, Set, Takım, Zümre, Ekip, Türküm, Topluluk
- Sayrılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutku
- Başarım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Performans
- Kovcu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gammaz
- Kesimevi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mezbaha
- Tüberküloz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Verem
- Neciplik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asalet, Efendilik
- Yanlışsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dürüst
- Kalleş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnamsız, İtibarsız
- İptida kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başlangıç, En Önce, İlk Önce, İlkin
- Çiğit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekirdek
- Denizçakısı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çakı
- İhtiyarlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kocamak, Yaşlanmak
- Üfürmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esmek, Üflemek
- Alim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilen, Bilgin
- Eşhas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şahıslar, Kişiler
- Tanık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şahit
- Hazandide kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Solgun
- Kısaca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hülasa, Kısa
- Enfüsi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öznel
- Abstreleştirme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mücerretleştirme, Soyutlaştırma
- Keşide kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekme, Çekilme
- Nazırlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vekâlet
- Evvelki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önceki, Sabık
- Kafa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baş, Bellek, Karın, Kelle, Saksı, Zekâ, Zihin, Zihniyet
- Çocuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bala, Çağa, Döl, Enik, Evlat, Uşak, Velet, Yavru
- Cem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çoğul, Çokluk
- Kavzamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkı Tutmak, Kavramak, Korumak, Muhafaza Etmek, Tanzim Etmek
- Çıplak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soyunuk, Üryan, Örtüsüz, Cıbıl, Açık, Dal, İskelet, Kuru, Sivil, Yalın
- Fizik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hikmet
- Firari kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaçak
- Vasl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ulama
- Korte kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Flört
- Yamamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yamalamak
- Gülümser kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevimli
- Şöhretli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanınmış, Ünlü
- Horlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Horuldamak
- Satma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bey
- Geçici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşıcı, Eğreti, Muvakkat, Muvakkati, Öteri, Sari, Yaya, Yolcu
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü