Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Fena kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kötü, Zararlı, Tehlikeli, Yaman, Çok, Pis, Şer
- Gönül Borcu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Minnet, Şükran
- Serbestlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağımsızlık, Azatlık
- Umursamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önemsemek, Meraklanmak
- Tefevvuk Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bastırmak
- Kail Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnanmak
- Basketbol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çembertopu
- Cenah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kol, Taraf, Yan, Kanat, Kesim, Kuş Kanadı, Pazı
- Taraklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taramak
- Sövüşçül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küfürbaz
- Nema kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyüme, Gelişme, Çoğalma, Faiz, Ürem
- Tepki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Reaksiyon, Aksi Cevap, Aksülamel
- Branş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alan, Dal, Kol, İhtisas
- Mümkünlük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olanak
- Güldeste kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seçki, Buket, Antoloji
- Setretmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gizlemek
- Karasakız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zift
- Düşünmeden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ezbere, Gözü Kapalı
- Maruf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilinen, Belli, Meşhur
- Yalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sahil
- Birikim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deneyim
- Satılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçmek, Gitmek
- Ardışık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mütevali, Ardıl, Aralıksız
- Çökmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıkılmak, Oturuvermek, Basmak, Batmak, Çömelmek, Çürümek, Göçmek
- Hav kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pamuk
- Sakince kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Usulca, Sakin
- Damarlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aksi, Huysuz
- Deli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çılgın, Divane, Kaçık, Kuluduk, Mecnun, Düşkün, Coşkun, Azgın
- Hazin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üzücü, Acıklı, Elim, Dokunaklı, Okunaklı, Hüzünlü
- Piston kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İtenek, Arka, İltimas, Kayırıcı
- Düzenli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Disiplinli, Düzgün, Tertipli, Derli Toplu, Kararlı, Manzum, Mazbut, Muntazam, Yerli Yerinde
- Radikalizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köktencilik
- Musiki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müzik
- Şansız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ünsüz
- Hariflemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bunamak
- Döl Eşi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eş, Son
- Oluşturulmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şekillendirilmek
- Tökezmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tökezlemek
- Çepel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşık, Çamur, Kir, Pislik
- Celp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Getirtme, Çağrılık, Kendi Üzerine Çekme
- Sarpın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Silo
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
