Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Firar Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaçmak
- Revzen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pencere
- Cürmümeşhut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suçüstü
- Fışkırık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fıskiye, Islık
- Kalem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çeşit, Tür, Yazar
- İkiyüzlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mürai, Riyakâr
- Belagat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyi Konuşma, Düzgün Anlatma Sanatı, Retorik
- Tüberküloz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Verem
- Radyo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinleç, Ünalgı, Işın Yayımı
- Ezinti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı
- Üs kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asıl, Esas, Kök, Temel, Özek, Dayanak
- Hendese kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geometri
- Girmelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duhuliye
- April kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nisan
- Başa Düşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak
- Kurtulma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Firar
- Müddetsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süresiz
- Nazariyat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuramlar
- Simültan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilmaç
- Chip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yonga
- Engebeli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arızalı
- Şakrak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şen, Sevinçli, Keyifli, Gevrek
- Pardı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öksü
- İmge kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düş, Hayal, İzlenim, Hülya, İmaj
- Meyletmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yönelmek, Eğilmek, Yeltenmek
- Sağın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğru, Sahih
- Beyinsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akılsız
- Köşesiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tunsuz
- Pişmanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nedamet, Yeringenlik, İldimlik
- Dikbaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kasıntı
- Patika kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Keçiyolu, Çığır
- İmparator kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kağan
- Lekelenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kirlenmek
- Dümdar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artçı
- Birleşik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bir, Mürekkep
- Uhde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üstlenme, Görev, Sorumluluk
- Gudde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beze
- Basınç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tazyik
- Mübalağakâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abartılı
- Kozmonot kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzay Adamı, Astronot
- Rüçhan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üstünlük, Öncelik, Yeğlik
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü