Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Hisar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duvar, Küçük Kale, Kermen, Germen
- İştahlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstekli
- Sivrilme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temayüz
- Cezir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekilme, Gitme, İnme, Kök, Alçalma
- Boyunduruk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esaret, Tahakküm
- Müttehit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birleşik
- İmbik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Damıtaç, Damıtıcı
- İkram kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağırlama, Sunma; İndirim
- Yığışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birikmek, Üşüşmek
- Durgunlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakinleşmek
- Vurma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayak, İsabet
- Jön kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Genç
- Maden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esrar, Metal, Mineral, Mızrap, Uyuşturucu
- Kaban kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tepe
- Antipatik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevimsiz, Soğuk, İtici
- Kumla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geniş Kumsal, Plaj
- Manikür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elbakımı
- Üzüntü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Istırap, Acı, Dert, Elem, Ezgi, Gaile, Gam, Karanlık, Kaygı, Keder, Kor, Tasa, Teessür, Usanç, Yara, Yeis, Dem
- Yalınkat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tek Kat, Dayanıksız
- Estelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abide, Anıt, Yadigâr
- Ödünç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Borç, Veresiye, İvaz, Taviz, İstikraz
- Tele kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kapan, Tuzak
- Bayan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eş, Hanım, Hatun, Kadın, Karı
- Tatbikat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygulama, Deneştirme
- Gut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Damla Hastalığı, Nıkris
- Ateh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bunama, Bunaklık
- Yabanketeni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şeytansaçı
- Ajite Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kışkırtmak
- Güle Güle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakşı Yol
- Diyar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ülke, Memleket, Dünya, İklim, Yurt
- Simge kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayrak, Remiz, Rumuz, Sembol, Timsal
- Doymaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aç Gözlü
- Düzenlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tertip Etmek, Düzeltmek, Tanzim Etmek, Açmak, Dizmek, Hazırlamak, Yapmak, Düzen
Vermek
- Kel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saçsız, Dazlak
- Tedarik Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulmak, Sağlamak, Temin Etmek
- Issız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tenha, Yaban, Sahipsiz
- Merkezcilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Merkeziyetçilik
- Duruş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mevzi, Sekte
- Öç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İntikam
- Düğümlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlamak
- Felaket kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıkım, Bela, Afet, Kaza, Ateş
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü