Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Hisar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duvar, Küçük Kale, Kermen, Germen
- Alem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayrak, Sancak
- Tahriş Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurcalamak, Tırmalamak, Yakmak
- Devirli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Devrî
- Uyuşuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Miskin, Uyuntu, Pısırık, Sünepe, Süst, Tembel, Uyuşmuş, Gevşek
- Uyuşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yola Gitmek, İmtizaç Etmek, Mutabık Kalmak
- Konfirme Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onaylamak
- Güçleştirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesmek
- Yargıç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hâkim
- Egzersiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alıştırma, Meşk, İdman
- Eskiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taslak
- Fevt Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölmek, Yitmek
- Melanet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyük Kötülük, İlenilecek İş
- Bırakmamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutmak
- Soraltı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soruşturma, Anket
- Yarık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Patlak, Yara
- Göçeri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konar Göçer
- Salıvermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Terk Etmek, Koyuvermek, Serbest Bırakmak
- Çiğit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekirdek
- Nüve kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekirdek, Özek
- Dikkat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyanıklık; İlgi, Özen
- Kül Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kavurmak, Yakmak
- Kapitalizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anamalcılık
- Soytarı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maskara, Telhek, Şaklaban
- Deva kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlaç, Çare, Em
- Filinta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güzel, Yakışıklı
- Şamil Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kapsamak
- Tecrübe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deneme, Deney, Deneyim, Sınama, Görgü
- Yalanlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekzip Etmek, Reddetmek
- Erir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Münhal
- Ekspansiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yayılım
- Sentez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bileşim
- İşgüzar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Becerikli, İşbaz
- Elektron kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çınca
- İçi Boş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değersiz, Kof
- Karışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akmak, Bakmak, Dolanmak, Engellemek, İlişmek, Katılmak, Müdahale Etmek
- Aguş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kucak
- Salkımak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pörsümek
- Haksızlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ülevsizlik, Mağduriyet
- Serpmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dökmek, Ekmek, Saçmak, Sepmek, Vermek
- Çelimli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güçlü
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü