Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kavasya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acıağaç
- Tabut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sal
- Âşık Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevmek
- Çile kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eza, Cefa, Azap, Zahmet, Bela, Dert, Gam, Kelep, Sıkıntı
- Karasinek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cibin
- Yaka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıyı, Sahil, Kenar, Semt, Taraf, Yakalık
- İkiyüzlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mürai, Riyakâr
- Güzide kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seçkin, Seçme, Seçilmiş
- Tom kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kubbe
- Sersemlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sangılık
- Maada kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başka
- Unsur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eleman, İlke, Unsur, Faktör, Öğe, Uzuv
- Yetiştirici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müstahsil, Üretici
- Taharrüş Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İrkilmek
- Topa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küme, Tomar
- Fabrika kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üretim Evi
- Domur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabarcık, Tomurcuk
- Âciz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güçsüz, Düşkün, Yetersiz, Eksin, Miskin, Zavallı
- Eğri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çap, Çarpık, Muavveç; Eğmel, Mukavves; Eğik, Mail; Doğru Olmayan, Münhani; Eğmeçli, Mukavves
- Aldırışsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kayıtsız, Aldırmaz, Lakayt
- Yadsılı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olumsuz, Menfi, Salibe
- Şer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kötülük, Fena, Kötü
- Okul Çocuğu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğrenci
- Kırıklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ufalamak
- Vahdaniyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birlik
- Ahek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Badana
- Tutulmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kazanmak, Kesilmek, Olmak, Sevmek
- Cesametli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İri, Kocaman
- Lazım Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerekmek
- Stopaj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesinti
- Çisemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çiselemek
- Araz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirti, İlinek, Bulgu, Semptom
- Kansızlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anemi
- Ekşimik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesik
- İte Kaka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zorla
- Post kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Makam, Orun
- Gömülü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Metfun
- Güçbelâ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güçlükle
- Encümen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurul, Komisyon, Yarkurul, Komite
- Kontör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşumluk
- Dil Bilgisi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gramer
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü