Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kavasya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acıağaç
- Lokal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerel, Sınırlı Bölge, Mahalli, Mevzii, Dernek Evi, Gece Kulübü
- Fer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Işık, Parlaklık, Aydınlık, Güç, Kuvvet, Nüfuz, Canlılık
- Maliyetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değerli
- Emin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tehlikesiz, Güvenilir, İnanılır, Emniyetli, Sakıncasız
- Yersiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gereksiz, Boşuna, Abes, Anlamsız, Fuzuli, Uygunsuz
- Çapul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soygunculuk, Yağma, Talan
- Bulunmaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıymetli, Nadir
- Sayılı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahdut, Önemli, Belirli, Az Görünen, Sayılmış
- Binaen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanarak
- Güzün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sonbaharda, Payizde
- Tahribat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıkım, Yıkımlar
- Her Daim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daima
- Cici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güzel, İyi, Hoş
- Yapayalnız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tek Başına
- Toht kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tasma
- Kutup kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sonlam, Uç
- Salı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seşembe, Çarşamba Akşamı
- Güldürü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Komedi, Fars, Mizah
- Sivilize kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygar
- Toplanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şişmanlamak, Üşüşmek, Yığılmak
- İthaf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adama
- Temizlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arıtmak, Almak, Çalmak, Kazımak, Öldürmek, Tüketmek, Yok Etmek
- Hâkim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baskın, Egemen, İdare Eden, Söz Geçiren
- Duşaklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kösteklemek
- Tezyit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artırma, Çoğaltma
- Konglomera kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yığışım
- Düğümlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karışık
- Bigudi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarmaç
- Lâtife kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fıkra, Şaka
- Necabetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asil
- Tümevarım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Usa Vurma Yolu, İstikra
- Alık Salık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aptal
- Hazırlanmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mücehhez
- Müstacelen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İvedilikle, Çabucak
- Düşünülmüş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hesaplı
- Çapraşık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Girift, Karışık, Muğlak
- Deli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çılgın, Divane, Kaçık, Kuluduk, Mecnun, Düşkün, Coşkun, Azgın
- Amme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Topluluk, Kamu
- Vabeste kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlı
- Yiyecek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azık, Gıda, Rızık, Taam, Kayıt, Mekulat
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü