Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Okullu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğrenci
- Çatal Ağız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delta
- Pardı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öksü
- Çimke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ders, İbret
- Kaçınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekinmek, Gocunmak, Kaçmak, İmtina Etmek
- Çiftelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekmelemek
- Evinsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boş, Kof
- Anlaşılmayan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muamma
- Abırlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayalı, Hürmetli, İsmetli, İtibarlı, Münasip, Namuslu, Nüfuzlu, Selikalı, Utangaç, Yakşı
- Ayrılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hicran, İhtilaf
- Karakter kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ira, Mizaç, Seciye, Tabiat, Kişilik
- Kâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fayda, İş, Kazanç, Menfaat, Meyve, Ticaret, Yarar
- Revolver kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Altıpatlar
- Hala kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Henüz, Teyze
- Müfrid kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalıtkan
- Kırnak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cariye, Çevik, Güzel, Titiz, Halayık, Oynak, Çevik, Cilveli, Boylu Boslu
- Hilekârlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolandırıcılık
- Oy kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rey, Avaz, Ses, Tavış
- İz Düşüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Projeksiyon; İrtisam, Mürtesem
- Enli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geniş
- Daha kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şimdiye Kadar, Henüz
- Sağ Selamet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Salimen
- Undercover kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örtülü
- Oturaklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağırbaşlı, Ağır, Gösterişli, Sabit, Sağlam, Veznin
- Tıbben kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağlıkça
- Mevkuf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutuklu
- Cebin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alın, Korkak, Yüz
- Maslahatgüzar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşgüder
- Akar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akıcı, Akışkan, Sıvı
- Vuru kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vuruş
- Meraklanan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mütecessis
- Müziç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıcı
- Tecavüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saldırı, Sarkıntılık, Sataşma, Geçme, Aşma, Çatma
- Genlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bolluk, Refah
- Dövüşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vuruşmak
- Zarar Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yitirmek, Kaybetmek
- Hatun Kişi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kadın
- Konukevi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Misafirhane
- Orijin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başlangıç, Kaynak, Köken
- Kumanya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azık, Er Azığı
- Ürkün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korku, Panik
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü