Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Uak ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Piston kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İtenek, Arka, İltimas, Kayırıcı
- Prim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mükâfat, Kesenek, Ödül
- Etkilemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cezbetmek, Dokunmak, İşlemek, Koymak, Silkelemek, Tesir Etmek
- Darbe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevriliş, Şut, Vuruş, Çarpış, Yönetimi Devirmek
- Kasap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hunhar
- Çözülmüş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahlul
- Telesimek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zayıflamak
- Uslu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akıllı, Edepli, İtaatli, Paşa, Söze Bakan, Tek, Yüzüyola, Zeki
- Hamal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşıyıcı, Yükçü
- Ayvaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erkek Eş, Koca
- Disiplin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tuturga, Sıkı, Düzen, Zapturapt
- Zehretmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkmak, Üzmek
- Meyhane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçkilik
- Hicvedilmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerilmek
- Akılcılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Usçuluk
- Vaka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olgu, Olay, Hadise
- Yılışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaltaklanmak, Yüze Gülmek
- Tamamıyla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tümüyle, Tıpkı
- Problem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mesele, Sıkıntı, Sorun, Çözgü
- Bağışlama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağışlamak İşi, Affetme, Mağfiret, Gufran, Hibe Etme
- Paradoksal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çelişkili
- Yayım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Neşriyat, Neşir
- Kuramsal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nazari
- Dalan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biçim, Lobi, Şekil
- Sermuharrir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başyazar
- Anlamlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Manalı, İmalı, Manidar, Mantıklı
- Hamail kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muska
- Dahil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İç, İçeri; İçinde Olmak Üzere
- Ölçüsüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşırı, Gelişigüzel, Rastgele, Vezinsiz
- Cinayet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıya
- Arızi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelip Geçici, Eğreti, Dıştan Gelen, Sonradan Olan
- Cep Bıçağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çakı
- Şiddetlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hızlanmak, Yükselmek
- Arap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zenci
- Tırı Vırı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aptal, Boş, Değersiz
- Nobranca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaba, Kırıcı, Sert
- Tutuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekingen, Durgun, Kapalı, Kesik, Sıkılgan, Tutuklu, Utangaç
- Pantolon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şalvar
- Tutanak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zabıt, Zabıt Ceridesi, Zab Varakası, Rapor, Mazbata
- Tavassut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aracılık, Ara Bulma, Araya Girme, Aracılık Etme
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü