Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Papaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Peder
- İyimser kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nikbin
- Feveran Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köpürmek, Parlamak, Sinirlenmek
- İpek Böceği kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Barama Kurdu
- Diriltme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhya
- Kör Sıçan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köstebek
- Talaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dalga, Kasırga
- Çakırdoğan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çakır, Toğrul
- Vasıflı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nitelikli
- Egemen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hâkim, Hükmeden, Hükümran
- Sabretmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanmak, Hazmetmek, Katlanmak
- Evveliyat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öncesi
- Dilcilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dil Bilimi
- Âlem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dünya, Cihan, Evren, Eğlence, Acun, Herkes, El Gün, Başkaları, Eller, Yabancılar, Çevre, Hava, Ortam
- Kolera kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Veba
- Dümbük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pezevenk
- Kırlent kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanyastığı
- Ödemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayılmak, Dökmek, İfa Etmek, Vermek, Tediye Etmek, Tazmin Etmek
- Konfor kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rahatlık
- Ocumak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekinmek, Ürkmek
- Mikâp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küp
- İnikat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşma
- Çehre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüz, Sima, Görünüş, Kimlik, Suret, Somurtkanlık
- Çalkı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tırpan
- Çepel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşık, Çamur, Kir, Pislik
- Tüzel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hukuki
- Yötel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öksürük
- Haykırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çağırmak, Seslenmek, Bağırmak,
- Meydan Okumak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rest Çekmek
- Dezavantaj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Engelleme, Zarar Verme Durumu
- Tedrisat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğretim
- Eklenti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aksesuar
- Atfetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yastamak, Dayamak, Yüklemek, Yöneltmek, Çevirmek, Vermek
- Solumak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nefes Almak
- Muteber kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değerli, Geçerli, Güvenilir, Saygın, Yalımlı, İnanılır
- Bünye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuruluş, Yapı
- Yarmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açmak, Dilmek
- Çabukluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tezlik, İvedi, Sürat, Hız
- Yanıkara kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karakabarcık, Şarbon
- Mürettip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dizici, Dizgici, Dizmen, Düzenleyen, Hazırlayan
- Ezkaza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanlışlıkla, Kazara, Kazayla, Rastgele
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü