Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Sabit Fikir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saplantı
- Müphemiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirsizlik
- Hayret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şaşkınlık, Şaşma, Aşakalma, Şaşıntı
- Viran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıkık, Harap, Berbat
- Evvel Bahar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlkbahar
- Filiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürgün, Töz
- Şikeste kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sınık, Kederli, Kırgın, Kırık
- Departman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşbölümü, Bölüm
- Ahali kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Topluluk, Halk, El, Nüfus
- Bati kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağır, Yavaş
- Kabarık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Engebe, Şiş
- Sadedil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saf
- Lezyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıpranma
- Görücü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dünürcü, Elçi
- Gelgit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabarma, Meddücezir
- Temin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnanç Verme; Sağlama, Gerçekleştirme, Elde Etme
- Tamlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tamamlamak
- Elhasıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sözün Kısası, Kısacası; İşin Sonu
- Yanılsama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Galatıhis
- Fotoğraf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kılık, Resim, Suret, Yaçın
- Dejenerasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soysuzlaşma, Yozlaşma
- Maral kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ren Geyiği, Dişi Geyik
- Miftah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anahtar
- Döşeme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mefruşat, Taban, Zemin
- Müteessir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etkilenmiş, Üzülmüş, Üzüntülü, Etkilenen, Yerinmiş, Acımış
- Muhalefet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşıtlık, Yanazlık
- Sürek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Devam Eden; Sürü; Hızlı Süren, Hızlı Giden
- Bebe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bebek
- Hitaben kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yönelik
- Semen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Semizlik
- Delik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cezaevi, Göz
- Mapus kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cezaevi, Hapishane, Mahpus
- Doğma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mevlit
- Bellek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hafıza, Dağarcık, Akıl, Zihin, Yaddaş, Kafa
- Yapımcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Prodüktör
- Tuhaf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acayip, Antika, Cins, Garip, Gülünç, İlginç, Alışılmamış, Yabancı, Yadırganan, Şaşırtıcı, Anlaşılmaz
- Dindar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müslüman, Mütedeyyin
- Sağlamlaştırılmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muhkem
- Göç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşınma, Nakil, Muhaceret, Hicret
- Suçlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabahatli, Mücrim
- Ayaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soğuk Hava, Kuru Soğuk, Avlu, Açık Arsa, Işık, Aydınlık, Yıldız, Kel, Çardak, Balkon, Taraça, Tahtaboş
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü