Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Verimli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cömert, Dişi, Mahsuldar, Mübarek, Zengin, Bitek, Randımanlı, Mümbit, Müsmir, Verimkâr, Semereli, Çok Yazan, Velut
- Seyrek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aralıklı, Nadir, Nadiren, Ara Sıra, Kimi Zaman
- Payton kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fayton
- Ulus kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Millet
- Çığıltılı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cırtlak
- Zebun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşkün, Güçsüz, Âciz, Zayıf, Argın
- Uykuluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dalak
- Tel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lif, Makara
- Dost kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arkadaş, Yâren, Gönüldaş, Yoldaş, Zamazingo, Bacanak, Sevgili, Yâr, İçten Seven, Oynaş
- Ciddi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağırbaşlı, Gerçek, Salmaklı, Tehlikeli, Endişe Veren, Ağır, Vahim, Kritik, Gülmeyen, Güvenilir, Sağlam, Önemli, Vahim, Vakur, Veznin
- Kaybolmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yitirmek, Yitmek
- Pınar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulak, Çeşme, Kaynak, Memba
- İntikal Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak, Gelmek, Kavramak
- Leğen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Havsala
- Çopra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Balık Kılçığı; Sık Çalılık
- Rasyo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oran
- Utanma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hicap, Yüz
- Kânunusani kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ocak
- Lafız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kelime, Söz
- Dört Kaşlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bıyığı Yeni Terleyen
- Gussalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acıklı
- Jen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gen
- Bent kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Set, Bağla, Germeç, Büğet, Bağ, Baraj, Eklem
- Konsantre Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yoğunlaşmak
- Kavkı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabuk
- İhata Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak, Çevirmek, Havi Olmak, Kapsamak, Kavramak, Kuşatmak, Sarmak
- Odunsu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İri, Kaba
- Şems kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güneş
- Kebir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyük, Ulu, Yaşlı
- Muztarip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acılı, Acışmalı
- İstişare Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Danışmak
- Murahhas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delege, Salgıt
- Düze kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doz
- Argaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atkı
- Sındı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Makas
- Mütekait kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emekli
- Manen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ruhça, Duyguca, Gönülce
- Abluka Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuşatmak
- Güpür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kumaş
- Filo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bit, Armada, Donanma
- Post kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Makam, Orun
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü