Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Vukufsuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisiz
- Büyüklenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kibirlenmek, Gururlanmak, Böbürlenmek, Övünmek, Kabarmak, Lokalanmak, Tekebbürlenmek, Şişmek
- Altıpatlar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toplu Tabanca
- Erken Bahar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlkbahar
- Kararlaştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesmek, Tayin Etmek
- Obstrüksiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önleme, Engelleme
- Çöküntü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çökme, Enkaz, Göçük, Kriz, Teressübat, Depresyon
- Hilkat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fıtrat, Yaradılış
- Bulunmamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eksilmek
- Berelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hırpalamak
- Yığılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birikmek, Kümelenmek, Toplanmak, Yıkılmak
- Dar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ensiz, Kıt, Elverişsiz, Zorlukla, Ancak, Az, Ev, Mahdut, Sıkı, Yetersiz, Yurt
- Potansiyel Farkı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerilim
- Atlas Çiçeği kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaktüs
- Kırcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolu
- Dazlak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daz, Kabak
- Tatil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinlence, Ara, Dem Alış, Grev, İstirahat, Boşuklama, Kapama
- Katık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayran, Edviyat, Huriş, Yoğurt
- Neşvünema kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelişme
- Bük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dönemeç
- Ahmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Budala, Aptal, Bön, Dangalak, Salak
- Çalmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Aşırmak, Atmak, Benzemek, Biçmek, Çarpmak, Çelmek, Çırpmak, Götürmek, Kaldırmak, Oğurlamak, Süpürmek, Temizlemek, Tırtıklamak, Vurmak
- Lup kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyüteç
- Ekenek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mezra
- Sargaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korse
- İştigal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uğraş, Uğraşma, İlgilenme, Meşgul Olma, Çalışma
- Mescit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cami
- Uyuşmuş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyuşuk
- Dair kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üzerine, Ait, İlişkin, Hakkında, Konusunda, Bir Şeyle İlgili, Bir Şey Üstüne
- Agu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zehir
- Mağlup Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozmak, Sındırmak, Yenmek
- Çin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hıtay
- İye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Malik, Sahip
- Öğüt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ders, Nasihat
- Mayasıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tuzlu Balgam, Egzama
- Klitoris kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bızır, Dılak
- Telesmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acele Etmek, Aşıkmak
- Atölye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşlik
- Namevcut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yok
- Orun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Makam, Mesnet, Mevki, Mansıp
- Gün Gülü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelincik
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü