Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Zifaf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerdek
- İlenç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beddua
- Bozukluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arıza, Fesat, İllet, Sekte
- Mahvetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Batırmak, Heba Etmek, Kavurmak, Yakmak, Yemek, Yok Etmek, Tozmak
- Yanlışsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dürüst
- Tahassüs kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duygulanma
- Keşikçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bekçi
- Çınlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tınlamak
- Mortocu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İmam
- Vecibe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ödev, Boyun Borcu, Sorumluluk, Borç, Vazife
- Aziz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ermiş, Eren, Sevgili, Sayılan, Kutsal, Değerli, Gözde, Şirin
- Denklik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müsavat
- Acımaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zalim
- Yeniden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekrar, Tazeden, Gene, Yine, Bir Daha
- Çekiştirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçmek
- Yitmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaybolmak, Sönmek, Yok Olmak, Fevt Olmak, Telef Olmak
- Fevkalade kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olağanüstü, Beklenmedik, Görülmedik, İşitilmedik; Aşırı, Çok Fazla
- Müstesna kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrıcalıklı, Ayrık, Şaz, Kural Dışı, Hariç, Sıra Dışı, Ayralı, Ayral, Ayranmış
- Yarışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rekabet Etmek
- Cibilliyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaradılış, Maya, Huy, Ahlak
- Koygun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acıklı, Dokunaklı
- Piyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Piyade
- Söze Bakan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uslu, Uysal
- Matine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gündüz Seansı
- Döşemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekmek
- Yazı Yaban kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kır, Ova
- Giyecek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Giysi, Kıyafet, Elbise, Giyim, Giyinecek, Paltar, Üst
- Stop kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dur
- Dayandırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesmek
- Beş On kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biraz
- Nalıncı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takunyacı
- Eğilim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yönelme, Heves, Meyil, Nabız, Temayül
- Kohumbazlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İltimas
- Organizasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzenleme, Kuruluş, Kurum, Teşkilat, Örgüt
- Eko kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yankı
- İsteklendirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haydi
- Oturmuş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kök Salmış, Yerleşik
- Kasa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sandık
- Cehalet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisizlik, Bilmezlik
- Mesken kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konut, Ev, Otru
- Inga Inga kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Viyak Viyak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü