Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
- Baylanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nazlanmak, Şımarmak
- Vızır Vızır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daima, Hemişe
- Koordine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşgüdümsel, Eşgüdümlü
- Çağa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bebek, Çocuk
- Şehircilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kentçilik
- Alem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayrak, Sancak
- Deminki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayakki
- Kamyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yük Makinası
- Telakki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlayış, Değerlendirme, Görüş
- Müjdesiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muştusuz
- Engin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geniş, Vasi; Açık Deniz
- Vira kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arasız
- Yüzeysel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelişigüzel, Sathi, Üstünkörü, Yüzden
- Kareli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Damalı, Damalı, Satrançlı
- Taraf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cephe, Cihet, Kanat, Nazır, Semt, Veçhe, Yaka, Yan, Yer, Yön, Yöre, Yüz, Taman, Bölge,
Bölüm, Kat
- Savan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örtü, Geçici, Devamsız, Muvakkat, Değersiz
- Harın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hain, Huysuz, Obur
- Kamplaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölünmek
- Hazırlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tedarik, Tedbir
- Yorumlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yorulmak
- Kesim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşma, Bölge, Bölüm, Endam, Kesit, Kısım, Parça, Pazarlık
- Rappadak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ansızın
- Sızırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süzmek
- Cakalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli
- Tehdit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözdağı, Korkutma, Zılgıt, Keskenme, Gözdağı Verme, Gözünü Korkutma
- Vejetasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ur, Bitki Örtüsü, Olgunlaşma
- Harcama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gider, Sarfiyat
- Zıypak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaygan
- Haddinden Fazla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşırı
- Nefer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Er, Kişi, Süer, Kimse
- Rihlet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göç, Ölme
- Söylenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azarlamak, Çıkışmak, Eleştirmek, Sızlanmak, Yakınmak
- Türemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ortaya Çıkmak, Oluşmak, Çoğalmak, Gelmek, Hasıl Olmak, Üremek
- Taammüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yayılma, Genelleşme
- Röprodüksiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özdeşbaskı, Çoğaltma, Taklit, Kopya
- Aşırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalmak, Öte Yana Geçirmek, Kaçırmak, Uzaklaştırmak, Savmak, Hırsızlamak, Kaldırmak, Tırtıklamak
- Yol Uğrağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uğrak
- Tatbik Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygulamak
- Fırdolayı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çepeçevre
- Mühür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Damga, Kaşe, Metal
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü