Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Enformatik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgiişlem
- Hacim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oylum, Cirim
- Kesimevi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mezbaha
- Ecnebi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yabancı, El, Ağyar
- Kuvvetsizlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güçsüzlük
- Başeser kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başyapıt, Şaheser
- Oğurlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalmak
- Canevi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yürek
- Kindik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göbek
- Öd kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Safra
- Bağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sihir, Büyü
- Bağlanma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İntisap
- Tırnaklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tırmalamak
- Niçe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaç
- Bulaşkan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapışkan
- İthaf Etme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adına Sunma, Armağan Etme
- Demek Ki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Demeli, O Hâlde
- Mahsusi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Münhasır
- Olur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rıza, Muvafakat, Evet, Olabilir, Tamam, Yakşı
- Ardışık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mütevali, Ardıl, Aralıksız
- Pedagog kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğitimci, Eğitimbilimci
- Pipet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kamış
- Göğerti Satan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Manav
- Eden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fail
- Takım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cihaz, Dest, Grup, Küme, Set, Zümre, Ekip, Trup, Tür, Çeşit, Dizge, Sistem
- Silahçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pusatçı
- Fiske kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çırtma
- Çöküntü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çökme, Enkaz, Göçük, Kriz, Teressübat, Depresyon
- Akide kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnanç
- Muallimlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğretmenlik, Bilimcilik
- Saçıntı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Döküntü
- Deniz Boyu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıyı, Sahil
- Sakağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ruam
- Külhani kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabadayı, Serseri
- Dışsatım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhracat
- Namütenahi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sonsuz
- Takip Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak, Gelmek, Gütmek, İzlemek, Kovalamak, Tutturmak, Yetişmek, Ardılmak, Artlamak, Kovuşturmak
- Aşlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zahire
- Satmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taslamak, Vermek
- Yığıncak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meclis, Toplantı
- Yakacak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakıt, Mahrukat, Karaçıban, Odun, Kömür
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü