Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Matador kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boğa Güreşçisi
- Sülasi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üçlü
- Fena kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kötü, Zararlı, Tehlikeli, Yaman, Çok, Pis, Şer
- Tuman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Don, Şalvar
- Gözü Kara kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cesaretli
- Zir Zibil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çer Çöp
- Ocumak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekinmek, Ürkmek
- Alp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yiğit, Er, Kahraman, Yürekli
- Mütareke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ateşkes, Bırakışma
- Serdetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meydana Koymak
- Sokak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küçe
- Tastir Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazmak
- Yan Taraf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Böğür
- Yönetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İdare Etmek, Tedvir Etmek, Çevirmek, Kullanmak
- Sırtçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hamal
- İnat Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Direnmek
- Vişne kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Albalı
- Uygunluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Liyakat, Mutabakat, Uyum
- Karalama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müsvedde
- Kuvvetlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güçlenmek
- Samim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İç, Öz
- Santimantalist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duygusalcı
- Dipfriz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derin Dondurucu, Donduraç, Buzdolabı, Dondurucu
- Mukayeseli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşılaştırmalı
- Yakacak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakıt, Mahrukat, Karaçıban, Odun, Kömür
- Dillendirme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İntak
- Tepinmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Debelenmek
- Düşünüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fikir
- Uymak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağdaşmak, Dinlemek, Gelmek, Yaraşmak, Tabi Olmak, Tebaiyet Etmek, Denk Gelmek
- Bireşim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sentez
- Amcazade kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Amcaoğlu
- Şafak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tan, Alacakaranlık
- Aklaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağarmak, Beyazlaşmak
- Eskileşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eskimek
- Elhak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğrusu, Gerçekten
- Maşer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toplum
- Cennetlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cennetmekân, Günahsız, İyi
- Kuvvet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilek, Cebir, Fer, Güç, Hâl, Ker, Mecal, Nüfuz, Şiddet, Takat, Zor, Yetke, Erk, Tahammül, Mukavemet
- İftihar Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Övünmek
- Gussalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acıklı
- Sayrılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutku
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü