Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Mutat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alışılmış, Alışılan, Her Zamanki
- Yaratmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapmak
- Dilmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilimlemek, Yarmak
- Sefine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gemi
- Kasvet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Gam, Hüzün, Keder
- Daha Yakşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeğ
- İçerlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alınmak, Bozulmak, Kırılmak
- Beygir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı At
- Kucak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aguş, İç, Koyun, Ocak, Ortam
- Ümit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Umut
- Yetenekli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahir
- Köpyak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ehram, Piramit
- Tepinç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fevir
- Fistan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Entari, Pilili Eteklik
- Mismar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çivi, Mıh
- İnat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayak Direme, Diretme, Direnim
- Oşinografi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denizbilim
- Behemehal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mutlaka, Her Durumda, Ne Olursa Olsun, Ne Yapıp Yapıp
- Dalgalanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaynamak, Kıpırdamak, Yüzmek
- Sanat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşma, Zanaat
- Koordine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşgüdümsel, Eşgüdümlü
- Ne Kadar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaç, Kaçar
- Soğukkanlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakin, Serinkanlı
- Yurtlandırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İskan Etmek
- Kutlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hoşbaht, Mübarek, Uğurlu
- Şalvar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tuman, Pantolon
- Gram kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağram
- Bir Örnek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeknesak
- İktiza Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerekmek
- Bay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erkek
- Salmalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Otlak
- Distribütör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dağıtıcı, Dağıtaç
- Ulaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aksetmek, Bulmak, Çatmak, Dayamak, Dayanmak, Değmek, Elde Etmek, Erişmek, Gelmek, Girmek, Gitmek, Göndermek, İnmek, Kavuşmak, Mazhar Olmak, Tutmak, Uzanmak, Varmak, Vasıl Olmak, Yansımak, Yetişmek, Yetmek
- Kollamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözetmek, Gözlemek, Himaye Etmek, Korumak
- Rabıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağ, Bağlama, Bent
- Portföy kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cüzdan
- İstintak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kovuşturma, Sorgu, Sorgulama
- Aksata kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alışveriş
- Girev kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diyet, İpotek, Rehine
- Bunaltmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boğmak, Sıkmak
- Gözü Kapalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözübağlı, Kör Körane
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü