Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Uzatmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atmak, Dayamak, Germek, Göndermek, Oyalamak, Uzatmak, Vermek, Temdit Etmek
- İzah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açıklama
- Anne kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aba, Ana, Kocakarı, Nene, Valide
- Direnmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göğüslemek, Karşı Durmak, Üstelemek, Ayak Diremek, İnat Etmek, Israr Etmek, Taannüt Etmek
- Durgun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durağan, Pasif, Sakin, Sessiz, Sütliman
- Divanelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delilik
- Olgunlaşmamış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gök, Olmamış, Tor
- Mürteci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerici, Kaytak
- Kargışlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Melun, Lain
- İstinatgâh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanak
- Alakarga kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saksağan
- Övünmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lokalanmak, İftihar Etmek, Temeddün Etmek
- Mimari kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mimarlık, Yapı
- Sedimantasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çökelme, Tortullaşma
- Bitirimhane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kumarhane
- Tombullaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şişmanlamak
- Çalışma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uğraşma, Mesai, Gayret, Emek, Faaliyet, Himmet, İş
- Ölçüsüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşırı, Gelişigüzel, Rastgele, Vezinsiz
- Çift kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İkili, Çifte, Eş, Koşa
- Nezaret Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakmak, Denetlemek
- İmrenme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gıpta
- Eflak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gökler
- Maraza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekişme, Kavga, Anlaşmazlık
- Rüştiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ortaokul
- Ergene kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maden Yeri
- Çıngar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gürültü, Kavga
- Kanaatlenme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İktifa, Tatmin
- Sufi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mutasavvıf
- Erzel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alçak, Soysuz
- Zavallı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biçare, Âciz, Fakir, Fukara, Gariban, Garip, Miskin, Perişan, Acı Çeken, Mutsuz, Eksin
- Siyahımsı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karamsı
- Karasinek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cibin
- Aynı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eş, Benzer, Özdeş, Tıpkı, Özdeşi, Eşiti, Bir, Nüsha
- Göz Gezdirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göz Atmak
- Tayyarlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hazırlamak
- Geriz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lağım
- Libye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Börülce
- Yığılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birikmek, Kümelenmek, Toplanmak, Yıkılmak
- İstisna kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrıksılık, Ayra, Ayrama, Ayrı Tutma
- Gevşek Ağızlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geveze
- Aldatıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güzel
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü