Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Amil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etken, Etmen, Sebep, Faktör
- Yerküre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeryuvar, Dünya
- Takatli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanıklı, Güçlü
- Kazıbilim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arkeoloji
- Dolgunca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bol
- Mersiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağıt, Sagu
- Aranmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araştırılmak, Yoklanmak, Arzu Edilmek, Özlenmek
- Münderecat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçindekiler
- Tekellüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşma
- Atılganlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cesaret
- Kafa Dengi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kafadar
- Emin Amanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emniyet, Güvenlik
- En Çok kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azami
- Kondu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gecekondu
- Raporlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaçık
- Yöntem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Metot, Erkân, Muamele, Politika, Reçete, Seçenek, Sistem, Usul, Yol, Prosedür
- Kemiksiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açık, Kesin
- Bağ Bozumu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güz, Sonbahar
- Yapı Taşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esas, Temel
- Cavlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölmek
- Gözlemci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müşahit
- Yır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ezgi, Nağme, Şiir, Türkü, Şarkı, Ulama, Taganni
- Yağsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnce, Zayıf
- Anaokulu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uşak Bahçesi
- Yaşamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durmak, Duymak, Geçinmek, Geçmek, Görmek, Hissetmek, Kalmak, Oturmak, Hayatta Olmak, Sürdürmek, Eğleşmek, Keyif Sürmek, Ömür Sürmek
- İstihbar Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duymak, Öğrenmek
- Kıvrantı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı
- Haram kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yasak
- Patinaj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kızaklama
- Samim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İç, Öz
- Hapishane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cezaevi, Hapis, İçeri, Kafes, Mahpus, Tekke, Tutukevi, Dam
- Sismograf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Depremölçer
- Tebaa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyruk, Vatandaş
- Folk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Halk
- Bitiren kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tüketici
- Çırak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şakirt, Yamak, Dükkan Uşağı
- İkircik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuruntu, Şüphe, Tereddüt, İşkil, Kararsızlık
- Malkoç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akıncılar Ocağının Başı
- Çözülme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hal
- Çözmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Halletmek, Kurtarmak, Açmak, Yeçmek
- Arzuhal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilekçe
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü