Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Pasak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kir
- Hit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözde
- Abajur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalpak, Örtük, Sayvan, Siper
- Uyuzlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyuz
- İlave Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eklemek, Ulamak
- Sakırga kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kene
- Kepenek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pervane
- Yıkımlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahribat
- Flash Back kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geriye Dönüş
- Ötelenme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İntikal
- Yargı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hüküm, Karar, Kaza, Mahkeme
- Tanıtlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İspat Etmek, İspatlamak
- Tasvip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onama, Onaylama
- Acılaşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acıma, Turşulaşma, Tüntleşme
- Müracaat Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başvurmak, Danışmak
- Evrim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekâmül, İnkılap
- Korunmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakınmak, Sığınmak
- Eklektizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seçmecilik
- Külhani kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabadayı, Serseri
- Talih kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alın Yazısı, Baht, Devlet, Devran, Kader, Kısmet, Nasip, Sur, Şans, Uğur, Yıldız
- Geçenlerde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçende
- Pingpong kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Masa Topu
- Nalın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayaklık, Ayakman, Takunya
- Sünnet Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesilmek
- Mahkeme Kapısı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahkeme
- Kira kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İcare, İcar
- Nakolay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakar
- Hemşire kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tıp Bacısı, Şvester, Kız kardeş, Bacı, Simil
- Koçmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kucaklamak
- Sağınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Darıkmak, Özlemek
- Aceleten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çabucak
- Omuzlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşırmak
- Yanacak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakıt
- Tecavüz Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saldırmak, Hücum Etmek, Namusa Sataşmak, Aşmak, Geçmek, Göğmek
- Angıç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kanat
- Tutunmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkışmak, Dayanmak, Direnmek, Kullanmak, Sataşmak, Yerleşmek
- Nerttahta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tavla
- Sıkışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daralmak
- Çoban kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürücü
- Ambalaj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarıt, Bağlama
- Stok kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yığım, Yığılım, Yığımlık, İstif Edilmiş
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü